Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, Rusya ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kurtulmuş, Moskova temaslarından, İsrail’in devam eden saldırılarına, Suriye ile normalleşme sürecinden, yeni anayasa çalışmalarına kadar birçok başlıkta önemli mesajlar verdi.
Rusya’daki görüşmelerinin verimli geçtiğini söyleyen Kurtulmuş, “Türkiye ile Rusya arasında bölgesel ve küresel meseleler de dahil olmak üzere tüm konuların detaylı bir şekilde ele alınması çok faydalı oldu. Açıkçası çok anlamlı bir ziyaret olduğunu söyleyebilirim.” dedi.
İSRAİL’İN SALDIRILARI
İsrail’in en büyük gücünün ne Amerika ne de askeri teknolojisi olduğunu söyleyen Kurtulmuş, “Bunlar İsrail’e bir güç veriyor ama İsrail’in en büyük gücü, bölge ülkelerinin, İslam ülkelerinin dağılmışlığı, parçalanmışlığı ve çaresizliğidir. Dünya halkları tepkilerini gösterirken, Türkiye olarak bizlerin de bölge ülkelerini, Ortadoğu ülkelerini aralarındaki siyasi farklılıkları bir tarafa bırakıp birlikte hareket edebilecekleri bir noktaya getirmemiz şart.” diye konuştu.
SURİYE İLE NORMALLEŞME SÜRECİ
Kurtulmuş’a Suriye ile normalleşme sürecine ilişkin bir soru da yöneltildi. Türkiye’nin iç savaşın başladığı ilk andan bu yana Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Suriye’nin dağılması, parçalanması Orta Doğu’nun istikrarsızlığını arttıracak bir faktördür. Dolayısıyla asıl olan, Suriye’de istikrar ve toprak bütünlüğünü sağlayacak adımların atılmasıdır. Bunun için Suriye’nin açık bir şekilde Türkiye’ye ihtiyacı vardır.” dedi.
Kurtulmuş şöyle devam etti:
“Hiçbir zaman böyle bir emperyal düşüncemiz olmadı. Ama aksini iddia edenler önce şu soruya bir cevap versinler; PYD’yi, YPG’yi, PKK’yı kimler, niçin destekliyor, istikrarsızlık merkezi olarak bunları bölgenin ortasında kimler kolluyor? Bu örgütlere kimler lojistik, silah, istihbarat desteği veriyor? Suriye’yle ilgili problemin ne olduğunu, bu soruya cevap verdiklerinde ancak anlayabilirler.”
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un iç politikaya yönelik mesajları da vardı. Yeni bir anayasa yapılmasının Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin sorumluluğu olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Son görüşmelerimizde hiçbir parti kategorik olarak kapıyı kapatmadı, ‘biz müzakereye kapalıyız’ demedi. Tabii anayasa yapım sürecinin sağlıklı işleyebilmesi için siyasetteki diyalog zemininin de sağlıklı işlemesi lazım.” ifadelerini kullandı.
Anayasa sürecinin iç politikadaki tartışmalara kurban edilmemesi gerektiğini söyleyen Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Bazı siyasetçilerimiz maalesef yanlış cümleler kuruyorlar, yanlış şeyler söylüyorlar; ‘Meclis Başkanı’nın elinde hazır bir anayasa var, dolaşıyor, partileri ikna etmeye çalışıyor’ diye. Külliyen yanlış! Eğer kasıt varsa külliyen yalandır. Bir madde dahi hazır bir şey yok. Aksine diyoruz ki, bütün partiler, kendi politik kimlikleri çerçevesinde görüşlerini dile getirsin.”
ANAYASA’NIN İLK DÖRT MADDESİ
Kurtulmuş, siyasi partilerle yaptığı ilk tur görüşmelerde ilk dört maddeye ilişkin herhangi bir talep gelmediğini de söyledi. TBMM Başkanı, “İlk dört madde tartışması, lüzumsuz yere vakit kaybetmektir. Mecliste temsil edilen partilerin çoğunluğu hatta tamamına yakını ilk dört maddeyle ilgili en ufak bir problemleri olmadığını ısrarla söylüyor. Dolayısıyla ilk dört madde konusu gündeme gelmeyecektir.” dedi.
Kurtulmuş şöyle devam etti:
“Nihayetinde anayasa yapmak bir aritmetik meselesi. Meclisin kahir ekseriyeti ilk dört maddeyi tartışmayı uygun görmüyorsa bu ısrarla gündeme getirmek lüzumsuz bir zaman kaybıdır. Sanki böyle bir tartışma varmış gibi ilgili ilgisiz herkes topa giriyor ve bunun üzerinden vatan bekçiliğine soyunuyor. 1920’den beri bu vatanın bekçisi, egemenliğin kayıtsız, şartsız sahibi olan Türk Milleti ve onun yetkilendirdiği TBMM’dir.”
İÇ TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ OLACAK MI?
Meclis Başkanı, siyasi partilerle bir tur görüşme daha gerçekleştireceğini söyledi.
Meclis’te iç tüzük değişikliğine de değinen Kurtulmuş, “Meclis başkanı seçildiğimde ilk konuşmamda söylemiştim. İç tüzük değişikliğine de ihtiyaç var. Mesela komisyonların isimlerinin değiştirilmesinden, meclisin haftalık müzakere süreçlerinin yeniden dizayn edilmesine kadar bir sürü alanda değişiklikler yapılabilir. Bu konuyu da hemen Meclis başlar başlamaz parti gruplarıyla müzakere edip onların gündemine taşıyacağım.” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ’NDE DEĞİŞİKLİK TALEBİ VAR MI?
Kurtulmuş’a Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde bir değişiklik olup olmayacağı sorusu da yöneltildi. Meclis Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde bazı revizyonlara gidilebilir.” şeklindeki sözlerini hatırlatıp, şunları söyledi:
“Öncelikle temel prensipleri koyarak; denge denetim işlevlerinin sağlanması, güçler ayrımının çok hassas bir şekilde korunması, hatta yargı üst yönetiminin yeniden düzenlemesi gibi birçok konuda teklifler gelebilir. Bu teklifler gündeme geldikçe müzakere edilir. Eğer partiler ortak bir noktada buluşursa değişiklik yapılır.”
Kurtulmuş, “Birtakım revizyon ihtiyaçlarının olduğu aşikardır.” dedi.