Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi ile birleşme görüşmelerine ilişkin; “Biz her formüle açığız ama DEVA ile olması gereken birleşmedir. Birinci önceliğimiz oydu. DEVA Partisi, ‘birleşmedense grup’ deyince DEVA Partisi’nin kongresini bekleme kararı aldık. Siyasette hiçbir süreç bitmez” dedi.
TBMM, iki aylık aranın ardından yasama çalışmalarına yeniden başladı. 28’nci Dönem 3’üncü yasama yılının ilk birleşimine Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da katıldı.
Birleşimin ardından düzenlenen resepsiyona katılan Davutoğlu, ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.
Davutoğlu, DEVA Partisi ile birleşme görüşmelerine ilişkin şunları söyledi:
“Netleşmesini çok istedik. İyi niyetle de Sayın Babacan’la görüştük ama kendisi kamuoyuna birleşme dediği için birleşme odaklı bir görüşme yaptık biz. Bizim grubumuz var zaten şu anda, o grup devam ederken yeni bir grup çalışması çok uygun değil ama birleşme… Çatı gruba da hazırız ama bizim şu anda grubumuz olan Saadet Partisi’yle ve diğer partilerle konuşulması lazım. Biz her formüle açığız ama DEVA ile olması gereken birleşmedir. Birinci önceliğimiz oydu. O konuda DEVA Partisi, ‘birleşmedense grup’ deyince DEVA Partisi’nin kongresini bekleme kararı aldık. Sonrasında bakacağız. Siyasette hiçbir süreç bitmez.”
“Anayasa konuşulacaksa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi de konuşulmalı”
Yeni anayasa tartışmalarına dair de konuşan Davutoğlu, asıl sorunun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu:
“Eskiden beri sivil, katılımcı ve olağanüstü bir dönem yaşanmadan bir uzlaşmayla bir anayasanın yeniden yazılmasını biz onayladık. Hem parti olarak hem ben siyasi hayatımın her aşamasında ‘Türkiye 12 Eylül anayasasının prangalarından kurtulmalıdır’ dedim. Fakat burada önemli olan şu: İlk 4 maddeye dokunulmasın ama o 4 maddeye ek olarak sanki bir beşinci madde varmış gibi, ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne de dokunulamaz dediğinizde o tartışmanın içi boşalıyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne dokunmadığınız zaman ne yargıyı, ne yürütmeyi, ne yasamayı doğru bir zemine oturtamazsınız. Öyle bir şekilde sundular ki bunu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne dokunmayalım ama her husus sistemle ilgili. Türkiye’yi bu darboğaza sokan bu sistemdir. 2016’dan beri bu sistemin uygulaması Türkiye’yi uçurumun kenarına getirmiştir. Anayasa konuşulacaksa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi de konuşulmalı.”