MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin partisinin grup toplantısında yaptığı, “Öcalan gelsin Meclis kürsüsünden örgütü lağvettiğini açıklasın” çağrısına siyaset dünyasından yanıtlar gelmeye devam ediyor.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da Bahçeli’nin çağrısına yanıt verdi.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Karamollaoğlu, “Ülkemiz terör sorunu nedeniyle on yıllardır çok şey kaybetti: Zamanımızı kaybettik, Kardeşliğimizi kaybettik. Evlatlarımızı kaybettik. Huzur ve güvenliğimizi kaybettik. Geleceğe ilişkin umutlarımızı kaybettik. Kardeşliğimizi perçinleyecek her türlü adımın, her türlü çağrının yanında oluruz.” dedi.
Ülkemiz terör sorunu nedeniyle on yıllardır çok şey kaybetti:
Zamanımızı kaybettik,
Kardeşliğimizi kaybettik.
Evlatlarımızi kaybettik.
Huzur ve güvenliğimizi kaybettik.
Geleceğe ilişkin umutlarımızı kaybettik.Kardeşliğimizi perçinleyecek her türlü adımın, her türlü çağrının…
— Temel Karamollaoğlu (@T_Karamollaoglu) October 22, 2024
“Ancak endişelerimiz var” dedi ve şunları ekledi:
“Daha dün seçim meydanlarında montaj kasetler yayınlayarak muhalefeti kandilden mesaj almakla suçlayan bir iktidarın samimiyeti konusunda endişelerimiz var.
Daha dün 6’lı masanın 7’nci ayağı diyerek tüm muhalefeti suçlayan bir iktidarın samimiyeti konusunda endişelerimiz var.
Saadet Partisi olarak; Türkiye’nin istikbal ve İstiklali için her türlü çözümün, çabanın yanında oluruz.
Ancak kendi siyasi ikbal ve iktidarlarını sürdürebilmek için her yolu meşru gören bir iktidarın çözüm süreci gibi önemli bir konuda bugüne kadar ortaya koyduğu çelişkili politikalar, yaptığı zikzaklar nedeniyle endişemiz var.
Bir yandan yeni anayasa derken öbür yandan Anayasa Mahkemesini kapatmaktan dem vuran bir iktidarın samimiyeti konusunda endişemiz var.
Türkiye’nin bütünlüğüne birlik ve beraberliğine katkı yapacak adımlar elbette önemlidir.
Ancak bölgemizdeki gelişmeler de dikkate alındığında bu adımların Türkiye’nin bütünlüğünden ziyade Büyük Ortadoğu Projesine hizmet edeceğine dair endişemiz var.
Önce bu endişelerimiz açık ve şeffaf bir şekilde giderilmeli, daha önceki çözüm sürecinde olduğu gibi karanlık odalarda, kapalı kapılar ardında gizli ajandaların olmadığı konusunda kamuoyu ikna edilmelidir.
Kanaatimizce yeni bir çözüm süreci ancak yeni bir iktidarla mümkün olacaktır.”