Gazeteci Kemal Öztürk, NTV adına gittiği Şam’da HTŞ Lideri Colani ile görüştü. Dünya basının temsilcileriyle önce 6 saat beklediğini fakat görüşme fırsatını yakalayamadığını aktaran Öztürk, ikinci girişiminde 4 saatlik beklemenin ardından HTŞ lideriyle röportaj yapma fırsatı bulduğunu söyledi.
“NTV adına röportaj yapacaktım gerçekleşmedi, bugün de 4 saat bekledim. Toplamda 10 saatlik bir beklemenin ardından röportajı gerçekleştirebildim, başbaşa gerçekleşti.” bilgisini aktaran Öztürk, aşağıdaki notları paylaştı:
– Colani’yi nasıl buldunuz?
Öztürk: Takım elbise giymiş, gravat yok ama, takım elbise giymiş şehirli bir politikacı gibiydi, oldukça sakin, sinirli bir havası yok. Son derece sakin konulara da hakim, çalışmış bazı konulara, yanında bir ekibi var ekibinin de oldukça meselelere son derece hakim olduğu anlaşılıyor.
– Şehirlerde çok kısa sürede düzen kurmayı başardılar, bunu sordunuz mu?
Öztürk: “Esad rejiminden büşük bir bıkkınlık vardı” diyor, “İnsanlar bu rejimden usanmıştı artık ve iş savaştan yorulmuşlardı. Böyle bir psikolojik hava vardı ortamda. Rejim de güçlü değildi, biz Suriye halkına da kendimizi anlatma fırsatımız oldu, insanlar bizim gelişimizi bekliyor gibiydiler o yüzden hızla bir değişiklik oldu” diyor. Rejimin bu kadar hızlı yıkılmasını da buna bağlıyor.
– Geçiş süreci mevcut anayasa… nasıl bir anayasa hazırlayacaklar?
Öztürk: Ellerinde bir çalışma var bu konuda, “Gruplarla görüşme yapıyoruz” dedi, “Bir önce Suriye’yi ayağa kaldırmamız gerekiyor, bir an önce Suriye’ye en uygun bir çalışma gerçekleştireceğiz” dedi.
– Türkiye ile ilişkiler konusunda ne düşünüyor?
Öztürk: Türkiye’nin desteğini alması gerektiğini düşünüyor.
– Sednaya hapishanesinde yaşananları sordunuz mu?
Öztürk: Burayla ilgili planınız ne diye sordum, şunları söyledi: “Esad’ın uluslararası mahkemelerde yargılanması için bu hapishanelerden delil topluyoruz, bu hapishanede işkence yapan isimlerin tespiti ile uğraşıyoruz. Kim işkence yaptıysa onu tespit etmeye çalışıyoruz, yargılama süreçleri olacak, uluslararası insan hakları kuruluşlarını buraya çağıracağız. Uluslararası Ceza Mahkemesi ile ilgili kişileri buraya davet edeceğiz. Burayı ileride müze yapmak istiyoruz.”