• Numan Kurtulmuş: Tecrübemizi Suriyeli kardeşlerimize aktarmak boynumuzun borcudur
    14 Ocak 2025

    TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Suriye’deki yeni yönetime Türkiye’nin desteğini “Türkiye olarak bir komşuluk vazifesi, bir kardeşlik vazifesi olarak üzerimize düşen, Suriye’nin yeni yönetiminde ve Suriye halkına demokratik rehberlik yapabilmektir. Bu büyük tecrübemizi Suriyeli kardeşlerimize aktarmak boynumuzun borcudur.” ifadeleriyle anlattı. Kurtulmuş, ayrıca “Suriye’de hangi dini kökenden, hangi etnik kökenden, hangi kültürel farklılığa sahip olursa olsun, bütün toplum kesimlerinin Suriye yönetiminin içerisinde olması ve onların da temsil edildiği bir sistemin kurulması beklentimizdir.” dedi.

    TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Bab-ı Ali Toplantıları kapsamında İstanbul’da bir otelde düzenlenen “Yeni Küresel Sistem Arayışı ve Türkiye’nin Rolü” başlıklı programda konuştu. Toplantının insanlığın karşılaştığı sorunların çözümü için ihtiyaç duyulan küresel vizyona katkı sağlamasını ümit ettiğini belirten Kurtulmuş, küresel güncel meseleleri ve sorunların çözümüne ilişkin görüşlerini paylaştı.

    Suriye’nin yeni yönetiminden kapsayıcı ve demokrat olmalarını beklediklerini ifade eden Kurtulmuş, Suriye yönetiminden beklediklerini şöyle sıraladı:

    “Türkiye olarak bir komşuluk vazifesi, bir kardeşlik vazifesi olarak üzerimize düşen, Suriye’nin yeni yönetiminde ve Suriye halkına demokratik rehberlik yapabilmektir. Bu büyük tecrübemizi Suriyeli kardeşlerimize aktarmak boynumuzun borcudur. Suriye’de hangi dini kökenden, hangi etnik kökenden, hangi kültürel farklılığa sahip olursa olsun, bütün toplum kesimlerinin Suriye yönetiminin içerisinde olması ve onların da temsil edildiği bir sistemin kurulması beklentimizdir. Suriye’nin yeni yönetiminden bir diğer beklentimiz de terör örgütlerinin bütünüyle Suriye topraklarının dışına çıkmasının temin edilmesi ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanmasıdır.”

    “Önümüzdeki dönemde İsrail’e daha çok dokunulacaktır”

    Kurtulmuş, Gazze’de yaşanan katliama ilişkin de şu ifadeleri kullandı:

    “Gazze’deki gelişmeler, insani değerlerin, insan haklarına ve onuruna dayalı insani öğretinin iflas ettiğini ortaya koymuştur. Ağızlarını her açtıklarında, herkese insan hakları dersi verenlerin, herkese insan hakları konusunda vaaz edenlerin konu Filistinli insanlar, Müslümanlar, Orta Doğu’nun insanları ya da Afrika’nın masum insanları olduğu zaman nasıl bu öğretinin birkaç asır gerisine gittiklerini hep beraber gördük. İnsanlık cephesinin yaptığı her gösteri ve ‘Filistin’e özgürlük’ diyerek bağırdıkları her slogan, Uluslararası Adalet Divanını ve Uluslararası Ceza Mahkemesini etkiledi. Dokunulamaz zannedilen İsrail’e dokunuldu. Sizi temin ederek söylerim ki Netanyahu ve çetesinin getirdiği siyonist rejimin bu halleri, iyi halleridir, iyi günleridir.

    Önümüzdeki dönem dünya sisteminin değişmesi bakımından tarihi öneme sahip olan İsrail’e daha çok dokunulacaktır. Birçok uluslararası alanda hesap verecekler ve bu yaptıkları yanlarında kar kalmayacaktır. Bu söylediğim sadece bir hükümete karşı değil, çökmüş, ayaklar altına serilmiş olan uluslararası sistemin yeniden dirilmesine vesile olacak önemli adımdır. Bir tarafta adaleti savunanlar, diğer taraftaysa zulmü savunanlar arasında bir mücadele, çelişki olacaktır. İnsanlık cephesi, bu konuda adaleti savunanların bir araya gelebileceğinin çok somut örneğini oluşturmuştur. Filistin’in nerede olduğunu bile bilmeyen insanların kalkıp Filistin davasına sahip çıkmaları ancak adalet duygusunun çok yüksek olmasıyla izah edilebilir.”

    İlgili Haberler

    ÇOK OKUNANLAR