Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, CHP kurultayına ilişkin başlatılan soruşturmaya ilişkin, “Somut delil elde edilirse, bu noktada soruşturma devam eder ve yargı kararını verir” açıklamasını yaptı. Tunç, “Parti kongresiyle ilgili süreç, kongre iptalinin gerekip gerekmediğine dair ayrı bir yargılama gerektirir” şeklinde konuştu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, katıldığı televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Tunç, CHP’li belediyelere düzenlenen “Kent Uzlaşısı” operasyonlarıyla ilgili “Siyasi operasyon gibi göstermek doğru değil” dedi. Özgür Özel’in Genel Başkan seçildiği CHP kurultayına ilişkin olarak yaptığı açıklamada şikayetlerin partililerden geldiğini ve bunun üzerine harekete geçtiklerini ifade etti.
Yılmaz Tunç, soruşturmaya ilişkin, “CHP’nin kurultayıyla ilgili olarak, kurultay sonrasında birtakım iddialar ortaya atıldı. İddiaları ortaya atanlar CHP mensuplarıydı. Bursa’da bir başvuru söz konusu olunca Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyayı Ankara’ya gönderdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bu soruşturmayı ocak ayında başlattı” dedi.
“Onlar yargı tacizi diyor, aslında yargıya taciz var”
Tunç, şöyle devam etti: “Sayın Kılıçdaroğlu’nun bir televizyon programındaki ifadelerinden sonra soruşturma tamamen gündeme oturmuş oldu. Sayın Hamzaçebi’nin de bir beyanatı oldu. Şaibe tartışmalarıyla ilgili mevcut yönetimin susmasını eleştirdiler. Bir cevap verilmesi gerektiğini söylediler.”
“Sadece Kılıçdaroğlu ile Hamzaçebi değil, birçok partili şaibe söylentilerini dile getirdiler” diyen Tunç, şunları kaydetti: “Bu iddialar Siyasi Partiler Kanunu’nun 112’nci maddesine baktığımız zaman, bu tür davranışların suç teşkil edeceğini gösteren mevzuatımız var. Bu mevzuat karşısında, bu iddialar da sürekli yayınlaştığında, partililer tarafından birtakım iddialar ortaya atıldığında, başsavcılığın bu iddiaları değerlendirmesi gerekir. Somut delil elde edilirse, bu noktada soruşturma devam eder ve yargı kararını verir.”
“Siyasi Partiler Kanunu’nun 112’nci maddesi oylamaya hile karıştırılmasıyla ilgili bir madde” değerlendirmesini yapan Tunç, “112’nci madde, ön seçimler ile siyasi parti kongreleri için yapılan oylamalarla her çeşit parti görevlileri ve yedeklerinin seçimi için yapılan oylamalara ve bu oylamalarının sayımına hile karıştıranların 1 yıldan 3 yıla kadar cezalandırılacağına yönelik hükmüne amir” diye konuştu.
Tunç, “Bu suçu işleyenlerle ilgili somut delil tespit edilirse bu bir ceza soruşturmasıdır. Parti kongresiyle ilgili süreç, kongre iptalinin gerekip gerekmediğine dair ayrı bir yargılama gerektirir” dedi.
“İBB Başkanı hakkında devam eden birkaç soruşturma ve dava var”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmalar hakkında da konuşan Tunç, “Yargıya yönelik maalesef yakışıksız sözler… ‘Yargı sopası’ dedi dün Sayın Özel. Tehdide varan sözler ifade ediliyor. Bu doğru değil. Onlar yargı tacizi diyor, aslında yargıya taciz var. Bu soruşturmalar neticesinde bir suç var mı, yargı ne karar verecek, buna tarafsız yargı karar verecek” diye konuştu.
Tunç, “İBB Başkanı hakkında devam eden birkaç soruşturma ve dava var. Bu davalarla ilgili yargı süreçlerini etkilemeye yönelik tehditkar ifadeler kullanırsanız bu doğru olmaz. ‘Seyyar giyotin’ gibi yakışıksız bir ifadenin cumhuriyet başsavcısına karşı kullanıldığında orada yargının susmasını bekleyemezsiniz. Bu ifadeler sorunlu” dedi.
Bakan Tunç, şunları söyledi: “YSK üyelerine yönelik ‘ahmak’ dediğine yönelik iddia… İstinaf süreci devam ediyor. Uzun süre dezenformasyon yaptılar. Davaya bakan hakim sürgün edildi dediler. Halbu ki; o davada tayini çıkan hakimle ilgili reddi hakim talebinde bulundular. Böyle bir dezenformasyon içerisine girdiler. Bırakalım yargı kendi işini yapsın. Yargı en doğru sonuca ulaşacaktır.”