Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Endonezya’da bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Trump’ın özellikle Netanyahu denilen katille böyle bir anlaşmayı yapması ve bu tür meydan okumalarını dünya barışı için çok büyük bir tehdit olarak görüyorum. Şu anda Gazze’yi kimse Filistinlilerin elinden, Gazzelilerin elinden alamaz.” ifadelerini kullandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmi ziyarette bulunduğu Endonezya’da bir televizyon kanalına açıklamalarda bulundu. ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’yi ABD’nin yetkisi altına alacakları yönündeki açıklaması sorulan Erdoğan, şu şekilde cevap verdi:
“Gazze’yi kimse Filistinlilerin elinden alamaz”
“Trump’ın özellikle Netanyahu denilen katille böyle bir anlaşmayı yapması ve bu tür meydan okumalarını dünya barışı için çok büyük bir tehdit olarak görüyorum. Şu anda Gazze’yi kimse Filistinlilerin elinden, Gazzelilerin elinden alamaz. Böyle bir şeye cüret etmek her şeyden önce dünya barışı için çok farklı bir tehdittir. Böyle bir tehdide de ‘evet’ demek dünya barışı noktasında bir siyasetçi olarak doğrusu beni ciddi manada üzmüştür, düşündürmektedir. Doğrusu ben Sayın Trump’ın geçen dönemki davranışı ile şu andaki bu tür açıklamalarını dünyadaki birçok ülkeye yönelik meydan okumalarını doğru bulmuyorum ve bunları iyi bir gelişme olarak görmüyorum. Temenni ederim ki kısa zamanda bu yanlışlardan dönülür. Amerika gibi bir dünya devi bu yanlışlardan süratle döner ve buna göre de dünya barışı kendine bir çıkış yolunu yakalamış olur.”
Erdoğan, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile ilgili ise şunları kaydetti:
“Netanyahu bir gangsterdir”
“Filistin yakıp yıkıldı. Hastaneler, okullar yerle yeksan oldu. Bunları biz insanlık dışı bir yaklaşım olarak görüyoruz. İnsanlık dışı bir eylem olarak görüyoruz. Burada Netanyahu denilen, özellikle, ben çok açık, net söylüyorum, bu bir gangsterdir, şu anda kendi ülkesindeki yargı makamlarından sürekli kaçmaktadır. Uluslararası Lahey Adalet Divanı biliyorsunuz bunu mahkum etmiş durumdadır, bundan da sürekli kaçmaktadır. Biz Lahey Adalet Divanı’nın kararına saygı duyuyoruz ve bu kararın da tecellisini bekliyoruz.
Amerika’nın kalkıp Lahey Adalet Divanı’na da meydan okuması bu da uluslararası yargıya karşı bir duruştur, karşı bir direniştir. Bunları takdir etmek mümkün değil. Biz adaletten yanayız. Hele hele uluslararası böyle bir yargının verdiği karara da saygı duyulmasının gerektiğini ısrarla söylüyoruz, söyleyeceğiz.”