2 Mart’ta Belgrad Ormanı’nda kaybolan ve günler sonra sağ olarak bulunan Ece Gürel, hastaneye kaldırıldıktan kısa bir süre sonra organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Yapılan araştırmalar, Gürel’in iş yerindeki mobbing iddiaları ve kişisel sıkıntılarının, yaşadığı psikolojik buhranı derinleştirmiş olabileceğine işaret ediyor. Ece Gürel’in kaybolduğu gün arkadaşıyla yaptığı yazışmalar ve kaybolmadan önceki planları, ölümünün ardında başka bir gerçeği de ortaya koyuyor.

İstanbul’un Belgrad Ormanı’nda 2 Mart’ta kaybolduktan sonra günler süren arama çalışmalarının ardından sağ olarak bulunan ve hastaneye kaldırılan 36 yaşındaki mimar Ece Gürel, organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Olayın ardından, kaybolduğu gün yaşananlar ve Gürel’in psikolojik durumu hakkında şok edici yeni bilgiler gün yüzüne çıkmaya başladı.

Gürel’in kaybolmasının ardından başlatılan arama çalışmaları, genç kadının ormanın 6 kilometre uzağında hipotermi nedeniyle bilinci kapalı halde bulunmasıyla sonuçlandı. Hastaneye kaldırılan Gürel, yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.

Mobbing İddiası ve Astrolojiye İlgisi

Ece Gürel’in ölümüne ilişkin soruşturma devam ederken, genç kadının kaybolduğu gün yakın arkadaşı Özge A.Ö. ile yaptığı yazışmalara ulaşıldı. Özge A.Ö., Ece’nin iş yerindeki problemleri kendisiyle paylaştığını, mobbing’e uğradığını ve bu sıkıntıların ruhsal sağlığını olumsuz etkilediğini söyledi. Arkadaşı, Ece’nin iş yerindeki zorlukları anlatırken kendisine, “Bana iş tanımımda olmayan şeyler yaptırmak istediler. Tuvaletleri sen temizleyeceksin, kahveleri sen getirip götüreceksin dediler. Ayrılmam için kağıt imzaladım” ifadelerini kullandığını aktardı. Özge A.Ö., Ece’nin yaşadığı stresle ilgili ailesinin de baskı yaparak “Bu kağıdı neden imzaladın?” şeklinde çıkıştıklarını belirtti ve Ece’nin moralinin bozulduğunu söyledi.

Gürel’in kaybolduğu gün, Atatürk Arboretumu’na gitmeyi planladığı ancak sonrasında yönünü Belgrad Ormanı’na çevirdiği öğrenildi. Kaybolduğu esnada arkadaşına ormanda fotoğraflar gönderen Ece, mesajlarında “Kayboldum, ruhum geride kaldı” gibi ifadeler kullanmıştı. Özge A.Ö., bu mesajları başlangıçta mecazi anlamda algıladığını ancak daha sonra Ece’nin gerçekten kaybolduğunu fark ettiğini belirtti.

Özge A.Ö. ayrıca, Ece’nin astrolojiye olan ilgisi ve bu konuda aldığı eğitimlerden de bahsetti. Gürel’in, ruhsal rahatlama arayışı içinde doğa ile iç içe olmayı tercih ettiği belirtiliyor. Ece Gürel’in bu trajik ölümü, çevresi tarafından işyerindeki baskıların ve kişisel sıkıntılarının ciddi bir etkisi olabileceği şeklinde değerlendiriliyor.