Ahmet Davutoğlu Yeni Yol grup toplantısında, Suriye’de yaşanan gelişmelere dayalı “Suriye ile ilgili, Genelkurmay, Dışişleri, Milli İstihbarat Teşkilatı ve ilgili birimlerden oluşan, 7 gün 24 saat çalışacak daimi bir kriz masası oluşturulmalıdır. Lazkiye olayında olduğu gibi sürprizlerle karşılaşılmaması için çıkabilecek olayları öngörmeli ve gerekli girişimlerde bulunulmalıdır” ifadelerini kullandı.
DEVA, Gelecek ve Saadet Partilerinin çatı partisi Yeni Yol’ un grup toplantısında konuşan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Davutoğlu, sözlerine İstiklal Marşı’nın kabulünün yıl dönümünü hatırlatarak konuşmasına şöyle devam etti:
“Eğer bugün dünyada ve ülkemizde bir tehlike varsa, bu tehlikenin adını çekinmeden koyalım. Bu tehlikenin adı korku imparatorluğudur. Trump, Vaşington’da oturduğu yerden, korku imparatorluğunun en alçak sesini yükseltiyor dünyaya. ‘Gazze’ye el koyacağım’ diyor. Tehdit ediyor ve insanlığa bir korku salmaya çalışıyor. Bir grup insan sanki ellerinde büyük silahların olmadığı, derinlemesine bir toprak parçasının olmadığı, direndikleri vatanlarının bizim Çanakkale’nin Çan ilçesinin yarısı kadar olduğu bir grup insan, bu korku imparatorluğuna karşı ‘korkmuyoruz’ dedi. Ülkemizde de bir korku imparatorluğu kurulmak isteniyor” dedi.
Davutoğlu, bir köylü vatandaşın CİMER’e iktidarı şikayet etmesinin ardından gözaltına alındığını vurgulayarak şöyle dedi;
“Bir köylü, iktidarı CİMER’e şikayet etti diye gözaltına alınmış. Bünyamin’e de selam olsun. Korku imparatorluğunu yıkmaya çalıştığı için. Aydınların, profesörlerin, sivil toplum kuruluşlarının korktuğu bir yerde korkmayanlara selam olsun. Buradan bilim insanlarına, akademisyenlere, aydınlara sesleniyorum. Korkmayın. Siz korkarsanız, millet korkar. Sesinizi yükseltin. ‘Nas’ diyerek, kavramı çürütenlere karşı sesinizi yükseltin. Üniversitelerin, aydınların korktuğu bir yerde halkın konuşması zordur. Gençlere sesleniyorum, korkmayın. Umutsuzluğa kapılmayın. Bu karanlık günlerin bir şafağı vardır. O şafak yakındır. Kadınlara sesleniyorum, korkmayın. Güvenle sokağa çıkacağınız günler de yakındır. Milletimize topyekün Yeni Yol Grubu olarak sesleniyorum. Mehmet Akif Ersoy’un ‘korkma’ dediği günlerden daha zor şartlarda değiliz. Korkmayacağız”
“HAYVANCILIĞI YOK ETTİLER”
Davutoğlu, ekonomiye dayalı değerlendirme yaparak et fiyatları üzerinden iktidarı eleştiride bulundu. Davutoğlu, “Dünyada et ucuzluyor. Bir tek Türkiye’de yüzde 36 artıyor. Bunun sebebi ne? Bunun sebebi çok açık hayvancılığı yok ettiler. Ziraat Bankası, gazete transferleri için tüpçülere kaynak ayırırsa, hayvancılığın geleceği yer bu olur” dedi.
Davutoğlu, Ankara’nın Altındağ ilçesinde esnaf ziyareti yaptığı esnada bir kadının yanına geldiğini ve kendisine ‘İftar sofrasına koyacak pidem yok. Verebilir misiniz’ dediğini anlattı ve konuşmasına şu sözleri ekledi:
“Yazıklar olsun. Bunu görmeyip, lüks saraylarda iftar açanlara yazıklar olsun. Dört kişilik bir ailenin 1 aylık asgari iftar ve sahur masrafı, 24 bin lira. Ama Kur Korumalı Mevduat ile veya rantiye ile zengin olmuş kesimin 4 günlük bir iftar sofrası da 24 bin lira lüks bir otelde. Böyle bir düzensizlik görülmedi” dedi.
Emeklilerin bayram ikramiyesine ilişkin de konuşan Davutoğlu, “İlan edilmeden önce bir asgari ücret verilsin demiştim. 2018 yılında ilk kez emekli ikramiyesi verildiğinde, asgari ücret bin 600 lira. Verilen ikramiye ise bin lira. Şimdiki rakama vurursanız, 14 bin lira. 10 bin lira milletten çalmışlar. Milletle alay etmeyin” dedi.
“Hem sanayi daralması var. Hem enflasyon var. Bu çıkmazdan, bu ekonomi öğrencisi bile olamayacak kafayla çıkmaları mümkün değil” diyen Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Hani Sayın Cumhurbaşkanı ‘Ben ekonomistim’ diyor ya emin olun, üniversitede ‘Ekonomi-101’ dersi okuturduk biz. Bu kafayla ‘Ekonomi-101’in sınavından geçemezler. Böyle bir tablo karşısında ramazanda yatakların rahat uyuyan iktidara sesleniyorum. Millet korkmayacak ama siz korkun. Bu mazlumların öfkesinden korkun. İftar sofrasına pide koyamayan kadınların öfkesinden korkun. Yurtlarda dört kişilik odalarda altı kişi kalan gençlerden korkun. ‘Gırtlağına sarılın’ dediğiniz doktorlardan korkun. Onların eline geleceksiniz. Sizin eliniz onların gırtlağına yapışmadan, onların eli size şifa vermek için uğraşacak. ‘Giderlerse gitsinler’ dediğiniz doktorlardan korkun” dedi.
“ZULME UĞRAYAN MAZLUMUN YANINDAYIZ”
Davutoğlu, Suriye’de Alevilerin saldırıya uğramalarına ilişkin ise “Kim olursa olsun, hangi etnik kökenden olursa olsun zulüm eden zalimin karşısında, zulme uğrayan mazlumun yanındayız. Türkiye’de herkes, Suriye’de hiçbir kesimi aşağılayıcı bir dilin kullanmamalıdır. Suriye’nin bütün kesimleri bizim kardeşimizdir, dostumuzdur” ifadelerini kullandı.
“KRİZ MASASI OLUŞTURULMALI”
Türkiye’de Suriye’ deki gelişmelerle alakalı bir kriz masasının kurulması gerektiğini vurguladı. Davutoğlu, “Suriye ile ilgili, Genelkurmay, Dışişleri, Milli İstihbarat Teşkilatı ve ilgili birimlerden oluşan daimi bir kriz masası oluşturulmalı. 7 gün 24 saat çalışacak bir kriz masası oluşturulmalıdır. Lazkiye olayında olduğu gibi sürprizlerle karşılaşılmaması için çıkabilecek olayları öngörmeli ve gerekli girişimlerde bulunulmalıdır” önerisinde bulundu.