• İFTİHAR EDİN
    28 Mart 2025 Kaynak: BİDOGU MEDYA

    Sosyal medyada bir video gördüm.
    Sanırım gözaltına alınmış çocuklardan biri, bir fırsatını bulup anne – babasıyla görüntülü konuşuyor.
    Annesinin o yavrucağa nasıl büyük bir şefkatle “Seninle iftihar ediyoruz annem. Hiç üzülme. Hırsızlıktan. Uğursuzluktan, uyuşturucudan ahlaksızlıktan filan alınmadın içeri… Üzülme yavrum benim. Er geç çıkacaksın. Korkma. Seninle gurur duyuyorum. Kurban olurum…” dediğini duydum.
    Gözümden yaş geldi. Mutluluktan tabii.
    Böyle anne babaların varlığı içime ferahlattı.
    Bu ülkede nesiller (bizim nesil de dahil) boyu “Aman oğlum/kızım, bir hadiseye karışma. Başına bela alma. Bak yakalarlarsa eziyet ederler. Hapislerde sürünürsün. Sonra eğitimin aksar, bir de adli sicilin lekelenir. Arkadaşlarına uyma. Gösteriye filan katılma. Herkes kaçar kendini kurtarır, sen kalırsın ortalıkta… Hem el aleme karşı bizi de zor duruma düşürme…” diyen aileler yüzünden geldi bütün bu olup bitenler başımıza.
    Oysa bu çocuklar sadece anne babalarını değil, hepimizi gururlandırıyorlar. Hepimiz böyle bakmalıyız bu duruma.
    Demokrasiye, anayasal haklara, seçme – seçilme hakkına, toplantı ve gösteri yürüyüşü, fikir ve ifade özgürlüğü gibi her türlü temel hak ve hürriyetlere karşı yapılmış bir faşist darbeye direnmek için korkmadan sokağa çıkan evlatlarımızla hepimiz gurur duymalıyız. Ne mutlu bize ki, böyle bir gençliğimiz var. Korkmadan TOMA’nın üzerine yürüyen, zehirli gazın, yani kimyasal silahın üzerine, plastik merminin üzerine, copun kalkanın üzerine giden, tırsmayan çocuklar yetiştirmiş bu ana babalar.

    Ne kadar övünseler azdır.

    Bir de şöyle düşünün:
    Allah esirgesin…
    Ya çocuğunuz “Cem’in teki” olsaydı. Ekranlara çıkıp onu bunu ihbar edip, gözaltı listeleri dedikodusu yapıyor olsaydı?
    Ya, “DokuzSekiz Ahmet’in teki” olsaydı? (Allah oralara kadar düşürmesin kimsenin evladını.)
    Ya çocuğunuz “Rasim’in teki” olsaydı, kaderini muktedirle, FETÖ’cülerle filan birleştirmiş, acınacak halde ona buna tükürük saçsaydı ekranlardan?
    Ya “Okan’ın teki, Nedim’in teki, Hulki’nin teki” olsaydı, gece gündüz muktedire övgüler düzüp, yalakalık yapsaydı?
    Ya “Nagehan’ın teki” olaydı?
    Ya “Hilal’in teki, Elif’in teki, İsmet’in teki” olsaydı?
    Utançtan insan içine çıkamazdınız herhalde. Bir tanıyan olup da sorsa, “Sizin evladınız mı?” diye, inkar ederdiniz, eminim. Geceleri uyku girmezdi gözünüze, “Ya rabbim ben bunu doğururken hiç böyle hayal etmemiştim geleceğini. Adam olur. İnsan olur diye ne umutlar beslemiştim” deseydiniz gece gündüz?
    Allah esirgesin…
    Onun için… Böyle evlatlara, o meydanlardaki yiğit gençlere sahip olduğunuz için iftihar edin. Hep birlikte iftihar edelim. Geleceğimizi bunlara emanet edebileceğimizi düyünüp rahat uyuyalım.
    MUSTAFA KEMAL’in “Gençliğe Hitabe”de kastettiği bunlardı işte.
    Cem’ler, Rasim’ler, Hulki’ler Mehmet Ali’ler, Nagehan’lar, Hilal’ler filan değil. Afedersiniz DokuzSekiz Aamet’ler değil.

     

    * Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

    ÇOK OKUNANLAR