CHP’de para sayma görüntülerine ilişkin 22 sanık hakkında başlatılan soruşturma kapsamındaki ‘İl Başkanlığı Binası’ davası 19 Kasım’a ertelendi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) ‘Para sayma’ görüntülerine ilişkin aralarında eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş ve İmamoğlu İnşaat Şirketi Genel Müdürü Tuncay Yılmaz’ın da bulunduğu 22 kişinin yargılandığı davanın duruşmasına devam edildi.
İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma büyük salon olan 37. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya tutuksuz sanık eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun da aralarında bulunduğu diğer tutuksuz sanıklar Can Poyraz, Özgür Nas, Hüseyin Kalkan, Ercan Konak katıldı. İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, İmamoğlu İnşaat Şirketi Genel Müdürü Tuncay Yılmaz ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) sistemiyle katıldı.
Salonda taraf avukatları ve çok sayıda izleyici hazır bulundu. Kimlik tespiti sırasında Canan Kaftancıoğlu, “Aylık gelirim 100 bin lira civarında. Ağır Ceza Mahkemesinin vermiş olduğu bir dosyam var sabıkam var” diye konuştu.
Tutuklu bulunan İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, “O tarihte CHP Beylikdüzü Belediye Meclis üyesi ve İBB Spor Kulubü Başkanı olarak görev yapıyordum. Turan Taşkın Özer o dönemde milletvekili değildi, partinin Beylikdüzü İlçe başkanı olarak görev yapıyordu. Beni aradı, CHP İl biinasının alım satımıyla ilgili olarak kampanya yaptıklarını, kampanya kapsamında toplanan bir miktar parayı avukatlık bürosunda satıcıya teslim edilmek üzere götürüp teslim etmemi istedi. Ben de kendisinden parayı aldım. Söylediği şekilde avukatlk bürosunda İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas’a teslim ettim. Benim bağış alma veya verme şeklinde herhangi bir eylemim olmadı, suçlamayı kabul etmiyorum. Beraatimi istiyorum. Ayrıca esas hakkında savunma hazırlamak üzere süre talep ederim” dedi.
Başka bir suçtan tutuklu olan İmamoğlu İnşaat Şirketi Genel Müdürü sanık Tuncay Yılmaz duruşmaya SEGBİS ile katıldı. Yılmaz, “O tarihlerde İmamoğlu inşaatın genel müdürü olarak görev yapıyordum. Olay tarihinde Fatih Keleş bana para dolu çantayı vererek avukat ofisine götürmemi istedi. Ben de yardımcı olmak amacıyla bu parayı avukatlik ofisine götürdüm. Benim bu süreçte bağış alma veya verme gibi herhangi bir eylemim olmadı. Suçsuzum beraatimi istiyorum” diye konuştu.
Eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ise, “O tarihlerde CHP İl Başkanı olarak görev yapıyordum. 2018 yılında il başkanı olarak göreve geldim, göreve geldigimde il binası ihtiyacı vardı. Bu konuda arkadaşlarla biraraya geldik. İl binası alımı için calışmaya başladık. Türkiye genelinde ‘Bir Tuğla da Sen Koy’ isminde kampanya başlattık. Kampanyanın devamı sürecinde il binası olabilecek özellikte bir bina bulduk beğendik. Bina sahibiyle görüstük, anlaştık. Anlaşamadığımız tek konu bina 41 milyon bedelle almış olmamıza rağmen mülk sahibinin tapu kayıtlarında satış bedelinin daha düşük gösterilmesi nedenli talebiydi. Daha sonra mülk sahibinin isteğini kabul ettik, alım satım gerçekleşti. Bununla ilgili bağışlar alınırken ve verilirken makbuz düzenlenmiştir. Siyasi partiler kanununda bağış için bir limit belirtilmistir. Bu limitin üzerinde bağış yapmak isteyenler yasal engel olduğu için yasanın öngördüğü kadarını kendisi yapar, fazlası için de yakınlarına, akrabalarına, dostlarını bağışçı olarak gösterir. Bütün partiler bunu yapmaktadır. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum, beraatimi talep ederim. Kaldi ki dosyaya sunulan görüntü kayıtları yasadışı delil niteliğindedir, delil olarak değerlendirilmemesi gerekir. Ayrıca siyasi partilerin denetimi Anayasa Mahkemesince yapılmaktadır” dedi.
Hüseyin Kalkan ise, “Ben Maltepe ilçesinde bulunan et satışı yapan bir iş yerinin sahibiyim, hiçbir partiye üyeliğim yoktur. Maltepe İlçe belediye başkanıyla yakın arkadaşlığımız bulunmaktadır. O tarihte Ali Kılıç ‘Bir Tuğla da Sen Koy’ diye bir kampanya başlattıklarını söyleyerek benden bağışta bulunmamı söyledi. Ben de aramızdaki samimiyete güvenerek CHP İlçe örgütünden bir kişinin gönderilmesini ve bağış yapmak istediğimi söyledim. İlçe örgütünden biri geldi 50 bin lira bağış yaptım; bağışı elden verdim ancak karşılığında bir makbuz almadım. Ben makbuz alınması gerektiğini bilmiyordum. Farklı STK’lara da bağış yaptığım olmuştur, bunlardan da makbuz aldığım ve almadığım olmuştur. Bunun suç oluşturacağını bilmiyordum, beraatimi talep ederim” şeklinde konuştu.
Mahkeme, duruşmanın eksik hususların giderilmesi ve tanık Şevval Adalı’nın dinlenmesi için duruşmanın 19 Kasım Çarşamba günü saat 10.00’a ertelenmesine karar verdi.