PKK’nın 12. Kongresi’nde aldığı fesih ve silah bırakma kararı, Türkiye’de yeni bir dönemin kapılarını aralarken, siyasi liderlerden gelen açıklamalar sürecin ciddiyetini ve kapsamını gözler önüne serdi. Cumhur İttifakı’nın iki lideri Bahçeli ve Erdoğan’ın rolü dikkat çekerken, siyasi partiler arası diyalogun da barış sürecinin temel taşı haline geldiği vurgulandı.
Türkiye, yıllardır süren terörle mücadelesinde bir eşik aştı. PKK, 12. Kongresi’nde aldığı kararla silah bırakma ve örgütü feshetme kararını duyurdu. Sürecin arka planında siyasi liderler arasında kurulan diyalog, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tarihi çağrısı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tutumu dikkat çekti.
Bahçeli’nin Çağrısıyla Başlayan Süreç
1 Ekim’de TBMM’nin açılışında DEM Partili vekillerle tokalaşmasıyla başlayan sürecin fitilini ateşleyen MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı çağrıyla dikkatleri üzerine çekmişti. Bahçeli’nin çağrısı sonrası DEM Parti, İmralı heyetini devreye sokarak terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’la görüşmeler gerçekleştirdi.
Öcalan’dan Silah Bırakma Çağrısı
Görüşmeler sonucunda 27 Şubat’ta Öcalan, PKK’ya silah bırakma ve örgütü feshetme çağrısında bulundu. Türkiye kamuoyu bu çağrının ardından PKK cephesinden gelecek resmi açıklamaya odaklandı.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik: “Yeni Bir Dönemin Kapısı Açıldı”
PKK’nın silah bırakma kararının ardından ilk resmi açıklama AKP Sözcüsü Ömer Çelik’ten geldi. Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi iradesi ve Bahçeli’nin yönlendirici duruşuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“İmralı’dan yapılan çağrı sonrasında PKK’nın kendini feshetme ve silah bırakma kararı alması, ‘terörsüz Türkiye’ hedefi açısından önemli bir aşamadır. Terörün tamamen bitmesi halinde yeni bir dönemin kapısı açılacaktır.”
“Fesih Kararı Tüm Yapılar İçin Geçerli Olmalı”
Ömer Çelik, açıklamasında fesih ve silah bırakma kararının yalnızca sözde kalmaması gerektiğini vurguladı. Çelik, bu kararın PKK’nın tüm alt yapıları, şube ve uzantılarını kapsayacak şekilde eksiksiz uygulanması gerektiğini belirtti.
“Bu süreç devlet kurumlarımız tarafından sahada titizlikle takip edilecektir. Ulaşılan aşamalar Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edilecektir.”
“Emperyalist Planlara Karşı Olumlu Dalga”
Açıklamasında bölgesel dengelere de dikkat çeken Çelik, terörün sona ermesinin bölgedeki vekâlet savaşlarını yürüten emperyalist planların önünü keseceğini belirtti. Bu sürecin hem iç hem dış politikada olumlu bir etki yaratacağını vurguladı.
“Hepimizin Soyadı Türkiye Cumhuriyeti”
Ömer Çelik, tüm vatandaşların bu süreçten kazançlı çıkacağını ifade ederek, şu sözleri kullandı:
“Adlarımız farklı olsa da hepimizin soyadı Türkiye Cumhuriyeti’dir. Terörsüz Türkiye’ye ulaşmak, tüm vatandaşlarımızın kazanması demektir. Milletimiz müsterih olsun. Türkiye Cumhuriyeti gündemine hâkimdir.”
Sayın Cumhurbaşkanımızın “terörsüz Türkiye” için ortaya koyduğu yüksek siyasi iradesi ve sürecin koordinatlarını “devlet politikası” olarak çizen kapsayıcı ve net yaklaşımı ile Sayın Devlet Bahçeli’nin tarihi çağrısı, gelişmelere dönük duruşu ve yönlendirmeleri, topyekun “iç…
— Ömer Çelik (@omerrcelik) May 12, 2025