BİDOGU-Günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelen sosyal medya, artık sadece bir iletişim aracı olmaktan çıktı; bireylerin psikolojisini, aile ilişkilerini ve sosyal etkileşimlerini derinden etkileyen bir bağımlılık haline dönüşmeye başladı.
Yeşilay tarafından Mayıs ayında yayımlanan kapsamlı rapor, sosyal medya bağımlılığının aile ve toplumsal hayata olan etkilerini çarpıcı verilerle gözler önüne serdi.
55,9 Milyon Yetişkin Kullanıcı
Rapora göre, Türkiye’de 18 yaş üzeri sosyal medya kullanıcı sayısı 2025 itibarıyla 55,9 milyona ulaştı. Bu kullanıcıların büyük bir bölümü sosyal medyada günde ortalama 4 ila 6 saat arasında vakit geçiriyor. Özellikle genç yetişkinlerde bu süre 8 saate kadar çıkabiliyor.
Psikolojik Etkiler Artıyor
Sosyal medya bağımlılığına ilişkin psikolojik analizlerde en dikkat çekici bulgu ise, bireylerin dijital ortamda geçirdikleri sürenin artmasıyla birlikte gerçek sosyal bağlarında ciddi zayıflamalar yaşanması. Uzmanlara göre, “dijital dikkat dağınıklığı” olarak tanımlanan bu durum, bireylerin yüz yüze ilişkilerinde sabırsızlık, empati eksikliği ve yalnızlık duygusunu tetikliyor.
Aile İçi İletişimde Kopmalar
Raporda yer verilen anket bulgularına göre, sosyal medya nedeniyle aile bireyleri arasında günde ortalama 1,5 saatlik iletişim kaybı yaşanıyor. Ebeveynlerin çocuklarıyla ilgilenmek yerine telefon ekranına dalması, çocuklarda da benzer bir davranış kalıbı oluşturuyor. Özellikle akşam yemekleri sırasında sosyal medya kullanımının artması, aile içi diyaloğun yerini sessizliğe bırakıyor.
Kritik Uyarı: “Dijital Açlık Tehlikesi”
Yeşilay uzmanları bu durumu “dijital açlık” kavramıyla tanımlıyor. Raporda şu ifadelere yer veriliyor: “Sosyal medya kullanıcılarının büyük bölümü, çevrimdışına çıktığında huzursuzluk, boşluk ve yalnızlık hissine kapılıyor. Bu, dijital dünyada bağımlılık döngüsünü başlatıyor. Aile ve toplumsal yaşam, bu döngünün doğrudan mağduru oluyor.”
Çözüm Önerileri ve Farkındalık Çağrısı
Raporda yer alan çözüm önerileri arasında; aile içi ekran süresi sınırlandırmaları, ortak sosyal etkinliklerin artırılması, dijital detoks günleri ve çocuklara erken yaşta dijital bilinç kazandırılması yer alıyor. Ayrıca okullarda ve belediyeler bünyesinde sosyal medya okuryazarlığı atölyeleri açılması öneriliyor.(Haber Merkezi)
