Galatasaray’a transferi sonrası FIFA Kulüpler Dünya Kupası için son kez Bayern Münih forması giyen Leroy Sane, Almanya’da hem yazılı hem görsel basında yoğun eleştirilerin hedefi oldu. Yıldız futbolcuya yönelik yorumlar adeta linç kampanyasına dönüştü.
Galatasaray, yeni transferi Leroy Sane’yi FIFA Kulüpler Dünya Kupası’nda oynayacağı maçlar için sigortalayarak fiziksel anlamda güvence altına aldı. Ancak oyuncunun Amerika’daki maçlara katılması, psikolojik açıdan ağır bir süreci de beraberinde getirdi. Sane, eski kulübü Bayern Münih’e son bir vefa göstermek amacıyla turnuvaya katıldı; ancak bu karar, Almanya’da basın ve yorumcular tarafından sert eleştirilerle karşılandı.
Basında Linç Kampanyası: “Kadroya Alınması Bile Hata”
Bayern Münih’in Benfica’ya 1-0 mağlup olduğu karşılaşmanın ardından Alman futbol efsanesi Michael Ballack, Sane hakkında sert ifadeler kullandı. Ballack, “Muazzam bir yeteneği var ama onu dünya çapında en üst seviyeye taşıyacak şeyler hâlâ eksik. Konsantrasyon, duruş, ciddiyet… Bu maç, onun kariyerinin son döneminin özeti gibiydi” diyerek oyuncunun performansını yerden yere vurdu.
Mario Basler: “Sıfır Karakter”
Bayern’in eski yıldızlarından Mario Basler ise Sane’nin Galatasaray tercihini “sıfır karakter” olarak değerlendirdi. Alman basınına yaptığı açıklamada, “29 yaşındaki bir oyuncu, artık uluslararası anlamda hiçbir şey ifade etmeyen bir lige gidiyorsa bunun sportif hırsla ilgisi yoktur. Bu karar tamamen para odaklı. Milli takımda yeri yok” dedi.
Kicker: “Turnuvaya Getirilmemeliydi”
Kicker dergisinin muhabirlerinden Frank Linkesch de oyuncunun turnuvaya götürülmesini eleştirdi. “Onu Kulüpler Dünya Kupası’na getirmemek daha iyi olurdu” ifadeleriyle Sane’nin katılımının yanlış bir karar olduğunu savundu.
Televizyonlarda da Sert Eleştiriler
Sane’ye yönelik olumsuz yorumlar yalnızca yazılı basınla sınırlı kalmadı. Almanya’nın önde gelen televizyon kanallarında yayınlanan spor programlarında da yıldız oyuncunun performansı ve Galatasaray’a transferi sık sık gündeme getirildi. Yayınlarda, oyuncunun artık üst düzey futbol için yeterli olmadığı görüşü ağırlık kazandı.
