Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) yönelik sosyal medya eleştirileri gerekçe gösterilerek tutuklanan Nasuh Mahruki’nin tutukluluğuna avukatları tarafından itiraz edildi. Nöbetçi hakimliğe sunulan dilekçede, Mahruki’nin söz konusu paylaşımlarının amacının seçim güvenliğine dikkat çekmek, seçim güvenliği ve elektronik oylamayla ilgili endişelerini takipçileriyle paylaşmak olduğu, paylaşımın ifade özgürlüğü bağlamında değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Avukat Şehmus Tekik, “Avukat olarak kendisini her gün ziyaret ediyorum. Adalete güveni tam ve serbest bırakılacağını umut etmektedir” dedi.
Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener’in elektronik oylama konusundaki açıklamalarını sosyal medya paylaşımıyla eleştiren ve hakkında ‘yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ ve ‘yargı organlarını alenen aşağılama’ suçlarından soruşturma başlatılan ünlü dağcı, yazar, AKUT kurucularından Nasuh Mahruki geçtiğimiz hafta tutuklanmıştı. Bugün avukatı Şehmus Tekik tarafından tutukluluğa itiraz edildi.
“Amacı seçim güvenliğine dikkat çekmek, seçim güvenliği ve elektronik oylama ile ilgili endişelerini takipçileri ile paylaşmaktır”
İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliği’ne sunulan dilekçede, “Müvekkil seçim güvenliği ve elektronik oylama ile ilgili endişelerini paylaştığı 2 paylaşımı nedeniyle tutuklanmıştır. Amacı seçim güvenliğine dikkat çekmek, seçim güvenliği ve elektronik oylama ile ilgili endişelerini takipçileri ile paylaşmaktır. Müvekkil hakkında verilen tutuklama kararının ifade özgürlüğü bağlamında da değerlendirilmesi gerekmektedir. Müvekkil hakkında açılan sorușturmadan haberdar olur olmaz avukat ile birlikte adliyeye gelip savcılıkta ifade vermiștir. Tahliyesine karar verilmesini talep ederiz” ifadelerine yer verildi.
“Sayın Mahruki’nin tutukluluğunda bugün itibarıyla itiraz ettik. Serbest bırakılacağına inancımız tamdır”
Adliye önünde de açıklama yapan Şehmus Tekik, müvekkilinin TCK 217 a’da düzenlenen suç isnadıyla 20 Kasım 2024 tarihinde tutuklandığını anımsattı. Bu maddenin sivil toplum örgütlerinin tepkilerine rağmen 2022 Ekim ayında Türk Ceza Kanunu’na eklendiğini belirten Tekik, şunları söyledi:
“İfade özgürlüğünü kısıtlayacağını ve insanların anayasal haklarını kullanmaktan mahrum bırakılacağı yönünde eleştirilerle buna karşı çıkıldı. Fakat Anayasa Mahkemesi’ne yapılan iptal başvurusu da ret oldu. Ve kanun yürürlüğe girmiş oldu. Müvekkilimiz de bu suçlamayla tutuklandı. Hatırlarsanız tutuklamayı süreçle ilgili olarak Mahruki hakkında sanki bir yakalama kararı varmış ve ardından yakalanmış gibi bir algı oluşturuldu. Oysaki müvekkilim kendi isteğiyle hakkında bir soruşturma dosyası olduğunu anladığı andan itibaren adliyeye gelip vermiştir ve bunun üzerine tutuklanmıştır. Burada dikkat çekmem gereken bir husus da Sayın Mahruki’ye uygulanan gözaltı prosedürüdür. Herkes tarafından bilinen AKUT Vakfı’nın kurucusu, yüzlerce, binlerce insanı enkaz altından kurtarmış, binlerce insanı eğitmiş… Binlerce vatandaşımızı kaybettiğimiz 1999 depreminde Sayın Mahruki annesinin cenazesine dahi katılmamış ve arama kurtarmaya devam etmiş, bir insana bu yakışmadığını düşünüyoruz. Sayın Mahruki’nin tutukluluğunda bugün itibarıyla itiraz ettik. Serbest bırakılacağına inancımız tamdır. Çünkü ortada ceza gerektirecek bir eylem bulunmamaktadır. Bu tweetler sadece ifade özgürlüğü sınır açısında yer alan fikir beyanlarıdır. Bütün bunlara rağmen. 20 Kasım 2024 tarihinde Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklanmış ve Silivri Cezaevi’ne nakledilmiştir. Ben avukat olarak kendisini her gün ziyaret ediyorum. Ayrıca sivil toplum kuruluşlarından ve barolardan meslektaşlarımız da Nasuh Bey’i ziyaret etmektedir. Kendisini yalnız bırakmamaktadırlar. Kendisinin adalete güveni tam ve serbest bırakılacağını umut etmektedir.”
“Nasuh’un benim, tüm ailemin adalet olan güveni hala devam etmektedir”
Nasuh Mahruki’nin eşi Mine Mahruki ise şunları söyledi:
“Öncelikle herkese çok teşekkür ederiz. Bu süreçte bizi yalnız bırakmadığınız için. Herkes gerçekten bizi bu zor günümüzde aile olarak hep yanımızda oldu bize bunu hissettirdi ve biz de kendimizi daha iyi hissediyoruz. Bu destek sayesinde. Bizim Nasuh’un benim, tüm ailemin adalet olan güveni hala devam etmektedir. En doğru, en vicdanlı, en güzel sonuç alacağımızdan da eminim.”