Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni dere yatağında bulunan Narin Güran cinayeti soruşturmasında 12 kişi tutuklandı ancak şu ana kadar ne cinayetin faili ne de cinayetin neden işlendiğine dair kesin bir kanıta ulaşılamadı.
Medyanın Narin soruşturması konusunda sorumsuz bir yayıncılık yaptığını ve sadece kamuoyunun merakını gidermek için asılsız senaryolar ürettiğini belirten KARAR yazarı İsmet Berkan, soruşturmada savcılık ve jandarmanın neden şu ana kadar başarısız olduğunu köşesine taşıdı.
Berkan’ın yazısı şöyle.
Bu çeşit cinayet soruşturmalarında soruşturmacı her zaman bir varsayımdan hareket eder, kendince bir baş şüpheli saptar ve o baş şüphelinin bu suçu işleyen kişi olduğunu kanıtlamaya çalışır.
Soruşturmacı elbette soruşturması boyunca objektif kalabilmeli, ortaya yeni deliller çıktığında kendi varsayımının yanlış olabileceğini, falancanın değil filancanın artık baş şüpheli olabileceğini söyleyebilmelidir. Yani soruşturma delillere göre yön değiştirebilir.
Bu böyledir ama Türkiye’den de dünyadan da örneklerde biliyoruz; bazen soruşturmacı baştaki varsayımını hiç değiştirmez, değiştirmeye hiç yanaşmaz ve sonunda yanlış kişiyi kovalar, gerçek katil ise aradan sıyrılır gider.
Sanki Narin cinayetinde böyle bir şey var; soruşturmacıların bir baş katil adayı var ve her delili onun suçluluğunu kanıtlamaya yönelik olarak görme, değerlendirme eğilimindeler. Belki bu yüzden soruşturma çıkmazda.
Elbette sonsuza kadar çıkmazda kalmayacak ama savcılık ve jandarma soruşturmada yaşanan vahim sızıntılar nedeniyle kendilerini büyük bir çıkmaza soktular:
Ya bu cinayet kamuoyunu da ikna edecek şekilde, neden, nasıl ve kim sorularına da cevap verecek şekilde çözülecek ya da Narin cinayetini biz sonsuza kadar tartışacağız.