Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, “Türkiye’nin milli güvenliği ve Mavi Vatan kavramına ilişkin önemli gelişmeler yaşanırken Sayın Cumhurbaşkanı’nın ABD ziyareti sırasında yaptığı açıklamaları üzüntüyle takip ettik. Ülkemizin egemenlik haklarının tehdit altında olduğu bu hassas dönemde, gündemin ‘başıbozukluk içindeki kendini bilmez teğmenler’ olarak nitelendirilen genç subaylarımıza odaklanması son derece endişe verici.” dedi.
Bağcıoğlu yazılı açıklamasında şunları kaydetti:
“Sayın Cumhurbaşkanı’nın ABD ziyareti dönüşünde yaptığı açıklamaları üzüntüyle takip ettik. Yunanistan’ın Ege ve Akdeniz’deki provokatif adımlarına karşı sessiz kalınırken, iç meseleler üzerinden gündem oluşturulması, dış politikadaki zafiyetimizi örtbas etme çabası olarak görünmektedir. Şöyle ki:
Dendias, ‘Karasularını 12 mile çıkaracağız’ dedi, Akdeniz’deki egemenliğimize Meis’ten parmak salladı. Cevap yok. Miçotakis, ‘Mavi Vatan’ı tanımıyoruz’ dedi, yine cevap yok. Yunan Sahil Güvenlik botu yakın tarihin en büyük karasuyu ihlalini yaptı. Sessiz kaldık. Eylül 1922’den bugüne ilk defa 1 Yunan askeri izinsiz topraklarımıza ayakbastı. Yine seyrettik. Sayın Cumhurbaşkanı ABD ziyaretinde Yunanistan Başbakanı ile bir araya geldi ama yine bir tepki duyamadık. Bilakis Miçotakis her şey daha da iyi olacak şeklinde açıklama yaptı.
Şimdi soruyorum, bugün 27 Eylül; Preveze Deniz Zaferi’nin Yıldönümü ve Deniz Kuvvetleri Günü… Bakalım koruyamadığımız, sırtımızı döndüğümüz Mavi Vatan gündem olacak mı? Yoksa konu yine teğmenler meselesine mi gelecek?
Ülkemizin en üst makamında oturan Sayın Cumhurbaşkanı’nın, ulusal çıkarlarımızı ilgilendiren hayati konulara odaklanması gerekmektedir. Genç subaylarımızı hedef göstermek yerine, onları ülkemizin geleceği olarak görüp desteklemeli ve Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını her platformda savunmalıdır.
CHP olarak, ülkemizin ulusal güvenliğini ve çıkarlarını her şeyin üstünde tutuyoruz. Hükümeti, iç siyasete yönelik gündem oluşturma çabalarını bir kenara bırakıp, gerçek tehditlere karşı etkin ve kararlı bir tutum sergilemeye davet ediyoruz.”